Tahran Büyükelçiliği Din Hizmetleri Müşavirliği İran’da yaşayan Türk vatandaşlarını iftar sofrasında buluşturdu.
İftar programına Tahran Büyükelçisi Prof. Dr. Hicabi Kırlangıç, Büyükelçilik Birinci Müsteşarı Fırat Bayar, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Genel Sekreter Yardımcısı Büyükelçi Hüseyin Avni Bıçaklı, Din Hizmetleri Müşaviri Doç. Dr. Adil Bor, Türk diplomat, iş insanları ve vatandaşlar katıldı.
İftar sofrasında Türk sofrasının lezzetlerinden ezogelin çorbası, dana kaburga, Adana kebabı, kuzu pirzola, iftar tabağı, çoban salata ile tatlılardan şöbiyet ve katmer ikram edildi.
Program sonrası AA muhabirine konuşan Büyükelçi Kırlangıç, Tahran Büyükelçiliği Din Hizmetleri Müşavirliğinin iftar programı düzenlemesinden memnun olduklarını söyledi.
Kırlangıç, “Bu gerçekten özel bir etkinlik oldu. Elçilik çalışanlarımız ve Tahran’da bulunan vatandaşlarımızla bir araya geldik ve bir iftar buluşması yaptık. Ramazan ayının bereketini hep birlikte hissettik, yaşadık.” ifadelerinde bulundu.
Dünyanın çok çalkantılı bir dönemde bulunduğunu dile getiren Kırlangıç, Filistin halkını anmadan bir anın dahi geçmediğini belirtti.
Kırlangıç, Tahran’da vatandaşlarla bir araya gelip hasbihal etme imkanı bulduklarını ifade ederek, “Din Hizmetleri Müşavirliğimiz ve Sayın Müşavirimiz Doç. Dr. Adil Bor hocaya çok teşekkür ederim böyle bir etkinliğe vesile oldukları için. İnşallah daha farklı etkinliklerde bir araya gelmeyi temenni ediyorum.” diye konuştu.
Din Hizmetleri Müşaviri Bor ise Tahran’da yaşayan Türk vatandaşlarının buluşması, bir araya gelmesi, en azından yakından birbirleriyle sohbet etmeleri amacıyla iftar programını düzenlediklerini aktardı.
“İftarın bizim medeniyetimizde de çok önemli bir yeri vardır.” diyen Bor, ramazanın kendi başına bir medeniyet olduğunu medeniyetimizin temel unsurlarından birisi olduğunu ifade etti.
Bor, “Ramazan ayında infak vardır, sevgi var, muhabbet var, yakınlaşma, bir araya gelme var. Kur’an’ın bize öğrettiği değeri ihya etme ve o ruhu yaşatma vardır.” diye konuştu.
“Biz burada bu güzel mekanlarda iftar ederken Gazze’de yaşayan Müslüman kardeşlerimiz bombalar altında katliama maruz kalıyor ve yaşamaya çalışıyorlar.” diyen Bor, iftarların inananlarda, Müslüman kardeşlerine karşı o duyguyu o acıyı yaşatması gerektiğini söyledi.
Bor, açıklamasında şunları kaydetti:
“Eğer ramazan ayı bizde o duyguları inşa etmiyorsa o zaman kendi orucumuzu iftarımızı sorgulamamız lazım. Allah bizleri nimetlerine şükreden, ahlaklı ve erdemli bir hayatı yaşamayı ilke edinen, empati yapan, başkalarının acılarını hisseden kullarından eylesin.”
